Çok yönlü sanatçılarımızdan Eylem Tok ’un “O An” adlı sergisi açıldı. Estetik International bünyesindeki B Art Space salonlarında açılan sergi, büyük ilgiyle karşılandı. İş ve sanat dünyasından önemli konuklara ev sahipliği yapan sergide sanatçının ürettiği eserler sergilenirken, bir yandan da yoğun ilgi gören “Acı Şeker” kitabı konuklara tanıtıldı.

“RUHUN DERİNLİKLERİNE DOĞRU BİR YOLCULUĞU TEMSİL EDİYOR”
Serginin açılışında bir konuşma yapan Eylem Tok; “Bu sergi sadece sanatı ve estetiği değil, ruhun derinliklerine doğru bir yolculuğu da temsil ediyor. Her bir eser bir anın, duygunun ve düşüncenin izini sürüyor, izleyiciyi iç dünyasını keşfetmeye çağırıyor” dedi.

“SANATIN DİLİ ÖZGÜR VE EVRENSEL”
Konuşmasında sanatın dilinin özgür ve evrensel olduğuna vurgu yapan Tok, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sergimdeki eserler, harfler ile renkleri buluşturuyor, şiirleri resmediyor, resimlerin şiirini yazıyor. Sizi bu eserlerin başında iç sesinizi dinlemeye davet ediyorum. Bir şiiri okuyup, resmini hayal edin dilerseniz. Ya da dilerseniz bir resme bakın ve onu bir şiirle eşleştirin. Bu benim hayalimdi ve gerçekleştiği için çok ama çok mutluyum. Hayalime ortak olmanız benim için çok değerli.”

“Kendimi sanatla tarif ettim“
Yıllar önce henüz ilk romanını yayımladığında “Ahlaklı yapılan bir düşünce ürünü, kendinden öncesinin anlamlı sorumluluğunu taşıdığı sürece saygınlık kazanır” cümlesini kendisine kılavuz edindiğini de açıklayan Eylem Tok, şunları ifade etti: “Bu benim kendime sözümdü. Her ne yaparsam en iyisini hedefleyecektim. İşini en iyi yapan insanları örnek alacaktım. Yaşam öyküm beni bir noktaya taşıdı. Yavaş yavaş değil, birdenbire gördüm iyiyi de kötülüğü de… İnsanı tanıdım, sorular sordum, cevaplarını içsel yolculuğumda aradım. Kendimi sanatla tarif ettim. Şu an burada bulunan ve bulunamayan çok değerli insanlar bana el verdi. Yol göstericim, dostum oldular.

Birbirimizin gölgesiyiz
Beni yaptığım işlerle tanıyıp seven, bugün de yalnız bırakmayan değerli konuklar; öncelikle burada bulunan dostlarıma ve sizlere teşekkür etmek istiyorum. Burada bulunamayan arkadaşlarımın da kalplerinin benimle olduğunu biliyorum. Hayat basit aslında… Birbirimizin gölgesiyiz. İyiler ve kötüler var dünyada. Kurşunlanarak, bombalanarak, yakılarak, dövülerek öldürülen yazarlar, sanatçılar iyi insanlardı. Ülkesini terk etmek zorunda kalan aydınlar iyi insanlardı. Onların savaşı kendileri için değildi sadece; katillerinin, düşmanlarının iyi bir yaşama sahip olması da dertleriydi. Ve şimdi bizler sorumluyuz. Tüm dünyanın iyiliği için savaşmış bu insanların mirası bize emanet. İşte bu yüzden birbirimizin gölgesiyiz.”




